Loreal Paris Perfect Clean Peeling - Pürüzsüz Doku-

Aslında elimdekiler bitene kadar temizleyici ürün almama kararı almıştım. Burnum minik minik soyulmaya başlayınca (ki bunda kullandığım Neostrata Losyon'un etkisi büyük) peeling özellikli bir temizleyici almaya karar verdim. Daha öncede minik temizleme pedleriyle dikkatimi çeken Loreal'e karar verdim. 

Ürün minik temizleme pediyle birlikte satılıyor, kesin bu dandik bir şeydir 2 yıkamada çöpü boylar diye düşündüm alırken ama beklediğimden iyi çıktı. Hem güzel temizliyor hem de minik minik masaj yaparak cildi canlandırıyor. Peeling tanecikleri çok sert değil yumuşak yapıda bu yüzden cildinizi çizmiyor ve çok gerginlik hissi yaratmıyor. Çok derinlemesine peeling etkisi arayanlar için uygun bir ürün değil ama benim gibi hafif bir etki isteyen cildi çok çizmesin diyenler için önerebileceğim bir ürün.

Vaatleri yukarıda görebileceğiniz gibi: tıkanmış gözenekleri temizler, ciltteki pürüzleri ortadan kaldırır, cildi yumuşatır. Bu vaatlerden hangilerini gerçekleştiriyor derseniz. Cildi derinlemesine temizler kısmına katılıyorum. Normal jellerle temizlediğimde tonikle silerken bir miktar kir hala pamuğa gelirdi. Ama peelingden sonra tonikle sildiğimde pamuk tertemizdi. Cildi yumuşatır kısmına da katılıyorum, daha önce kullandığım peelinglerde bir gerginlik hissediyordum ama bunla yıkadıktan sonra sanki krem sürmüşüm gibi yumuşacık oldu. Bir de çok net bir şekilde kayısı kokusu geliyor ama hiç bir yerinde kayısı esaslı olduğu yazmıyor. İçindekiler bölümünde sadece parfüm yazıyor. Kayısı kokusunu sevmeyenler için eksi bir özellik olabilir o yüzden bahsetmek istedim.

Üründen iyi izlenimler aldım, severek kullanacağım. Bitince kesin yeni bir şeyler denerim ama hafif bir peeling aradığımda hep aklımda olacak. Fiyat olarak  indirimde 10 - 15 tl arasında bulabilirsiniz. 

Benri Kuru Şampuan

Kuru Şampuan çıktı mertlik bozuldu:P diye giriş yapınca sevmediğimi anladınız. Saç temizliği konusunda takıntılı olduğumu diğer postlarımda da söylemiştim. Saçlarımı yıkamadan en fazla 2 gün duruyordum ama 2. gün diplerden yağlanmaya başlıyordu. Acaba bu kuru şampuan işi tam benlik mi dedim. Geçen Gratis indirimde ucuzundan bir deneyeyim diye aldım. Renksiz olanı yoktu ben de nasılsa kendi saç rengim bir şey fark etmez diye renkli olanlarından aldım. 

Kuru Şampuanın mantığı saçınıza 30 cm uzaktan sıktığınızda içindeki pudramsı tanecikleri saçlarınıza yapışacak ve yağları emecek, sonra bir dakika bekleyip kuruyunca o pudramsı tanecikleri saçınızı öne eğerek dökeceksiniz. Sonuçta hem daha temiz görünen hem de hacimli saçlara kavuşacaksınız. Sonuç böle mi derseniz bence o kirli hissinden asla ama asla kurtuluş yok. Hem de daha bir kalıp gibi durduğu için o gün boyunca işkence çektim eve gidip yıkasam diye..

Rengi saçta çok belli olmuyor ama elimi saçlarımda gezdirdiğimde elime bulaşıyor ve banyoda da sanki saçımı boyamışım gibi akıyor. Renkli olanların beyaz kapatma özelliği varmış, saçlarınızda beyazlar varsa kendi renginizi de bulursanız bu vaadini gerçekleştirebilir. Ama böyle bir sorununuz yoksa renk olayı pek mantıklı değil, denemek isterseniz renksiz olanlarından denemek daha mantıklıdır. Eğer benim gibi saç temizliği konusunda hassassanız bu ürün size göre değil ama saçlarınız çabuk yağlanmıyorsa, biraz hacim katmak istiyorsanız uygulayabilirsiniz.

Renksiz olanların böle saçta kalıplaşmış gibi durma, ellerini saçınıza sürünce pütürlü gibi yapma özelliği var mı yoksa renkli olanları mı böyle? Kullananlar fikirlerini yazarsa çok sevinirim ona göre renksiz olanından deniyeceğim:))

İşte Aseton Budur: Benri Koyu Renk Ojeler İçin

Merhabalar, önceden kullandığım aseton beni deli ettiği için Benri Koyu Renk Ojeler İçin Asetonu kullanınca bu kadar kısa sürede çıkarması mucize gibi geldi:) Artık koyu, açık fark etmez hep bunu kullanacağım. 

Asetondan beklediğimiz çok fazla çaba sarfetmeden ojemizi çıkarması ama genelde koyu renk ve simli ojelerde pamuğu delicesine sürerek tırnaklarımıza zarar veriyoruz. Benri'nin bu ürününde çok fazla çaba sarf etmenize gerek yok. 

Pamuğu 2 sefer tırnağınızın üzerinden geçirdiğiniz de ojeyi temizliyor çok az kenarlarda kalıyor bunun içinde tüm tırnaklarımı temizledikten sonra yeni bir pamuğa çok az aseton dökerek kenarlarını temizliyorum. Simli ojelerde normal asetonları bir dakika kadar tırnağın üzerinde bekleterek yumuşatık çıkarıyordum. Hem vakit hem de pamuk kaybı oluyordu. Benri'yi 10 saniye kadar bekletince simli ojelerde de işe yarıyor. 

Tırnağı çok kurutmuyor ve rengini sarartmıyor. Fotoğrafta gördüğünüz 10 gündür bakım yapılmamış tırnaklarım. Sadece boyunu kısalttım, normalde üstünü de törpülerdim. Bu sürede 2 günde bir oje değiştirdim ve bu asetonla sildim ve tırnaklarımın rengi hala normal, kurutmada yapmadı.

Sonuçtan memnunum ve aseton arayanlara tavsiye ederim;)

Missha The Style Art Designing Cashmere Loose Powder / Missha Kaşmir Toz Pudra

Böle upuzun bir başlığın ardından, klasik bir toz pudradan bahsedeceğim:)

Missha'nın The Style Art Desinning serisinden bir ürün, tabi alırken seriden bi haber Missha pudrasıymış güzeldir mantığıyla aldım. Bu serinin özelliği cildi en pürüzsüz şekilde (porselen makyaj dediğimiz) göstermekmiş. 

Gelelim kullanım şekline, bildiğiniz gibi toz pudralar şeffaf delikli bölmeden kapağına az bir miktar dökülür ve kapağında ki miktardan pudra yastığı ya da fırçayla uygulanır. Anlatırken bile yoruldum, bu kadar işlemden ahahaha pratik bir insansanız toz pudralar kesinlikle size göre değil. Çünkü uygulaması çok uğraştırıcı, yapı toz olduğundan etrafa dağılma ve tozutma riski var. Tüm bunlar birleşince daha seyrek kullandığım bir ürün oldu. Zaten BB Krem üzerine sürüp makyajı daha kalıcı hale getirmek için almıştım. Özel makyajlarda yüzüme ve boyun bölgeme uyguluyorum.

Fırçayla denediğimde çok tozuttu ve tam olarak yüzüme geçmedi pudra. Bu yüzden kendi minik yastığını kullanıyorum, oldukça kullanışlı. Delikli bölmeyle uğraşmayıp direk kendisinden pudrayı alıyorum. BB krem üzerinde çok güzel görünüyor. Cilt daha canlı, daha pürüzsüz adı gibi kadifemsi bir görünüşe sahip oluyor. Sadece pudra kullananlar için de baz ya da nemlendirici üzerine orta derecede bir kapatıcılık sağlıyor. 

Etkisi çok iyi ama kullanımı zor olduğu için özel makyajda tercih edilecek bir ürün. Japonya seyahatimde almıştım, malesef Türkiye'de ki satış sitesinde bu ürün yok ama aynı seriden farklı bir pudra var. Yağ sorunu olanlar bu sebum karşıtı olanı deneyebilirler. 

Yeni postta görüşmek üzere;)

Beauty Boop'un Mavi Mor Çekilişini Kazandım:)

Bir hafta aradan sonra tekrar merhabalar:)

Bu bir hafta içinde ülkece üzücü günler yaşadık, bundan dolayı bir müddet post yazmadım. Zaten o kadar kötü ve umutsuz hissediyordum ki günlerce... Artık yavaş yavaş acaba gelecek için hala umut var mı dediğim günlerdeyim, umarım vardır, umarım....

Böyle bir girişin ardından hafta sonu gelen hediye paketimden bahsedeceğim. Sevgili Beauty Boop'un geçtiğimiz günlerde yaptığı ve güzel mi güzel hediyelerin olduğu çekilişi kazandım. Şansız bir insan olarak bana çıkmasına tabi ki şaşırdım:) Çekilişlere katılırım ama her zaman zaten bana çıkmaz ki diye düşünürüm demek bazen şans faktörü devreye giriyormuş:)

Çok güzel ve sağlam bir şekilde paketlenmiş olarak geldi ama o heyecanla hemen açtığımdan paketin fotoğrafını çekemedim:) İçinden mavi ve mor renkli bu güzellikler çıktı. El kremi ve maske hastası bir insan olarak ikişer tane olması beni çifte mutlu etti diyebilirim. Hatta hemen el kremlerini kullandım:) Bir de minik mavi bebekcik çok sevimli bir sürpriz oldu:) Bu güzellikler ve emekleri için Beauty Boop'a çok teşekkür ederim.

Tesadüfen blogunu ilk keşfettiğimde çok beğenmiş ve yazılarını okuya okuya çok eski postlarına kadar inmiştim. Sizin de çok seveceğinize eminim:)

BEAUTY BOOP

Güzellik, Bakım, Moda, Alışveriş, Makyaj, Beslenme, Diyet...

Loreal Paris Preference Ombre Kit

Yabancı bloggerlarda bu boyayı görüp acaba Türkiye'ye gelir mi? diye düşünmüştüm. Neyse ki çok gecikmeden geldi, hem de düşündüğümden daha uygun fiyatlara, böyle olunca hemen denememek olmaz. Saçımda hafif bir ombre vardı, geçen sene yaptırmıştım tabi o zamanlar krepe balyaj olarak kuaförler yapıyordu. Bu kadar çok moda olmadığı için çok açık rengini yaptırmamıştım kendi tonumdan 2 ton açtırmıştım. Tabi bir yıl geçti üzerinden ve renk olarak canlılığını yitirdi, o yüzden yenilemek istedim bir de kısa kestirmeden önce son kez yıpratabildiğim kadar yıpratayım dedim:P

Set sarı ombre isteyenler için 3 farklı saç tipi için (sarı, açık kahve, koyu kahve)mevcut. Bunun dışında siyah saçlılar için kızıl ombre, bakır ombre gibi seçenekleri de mevcut. Bende ki açık kahve saçlar için ombre setten 2 numara. Setin içinden yukarıda gördükleriniz çıkıyor. Normal boyalardan tek farkı renk açıcı toz ve özel tarağı boyayı tamamen bu tarak ile uyguluyoruz. Karışım yapılışı detaylı anlatılmış zaten, hazırlayınca tarağa dökerek saçlarınızın uçlarını tarar gibi boyuyorsunuz. Nereden başlayacağınız, açılmanın tonu tamamen size kalmış. Boyanın sonuçlarına gelirsek: 

İlk fotoğrafta ki boyamadan önceki kuaför yapımı ombre ama boyamadan önce uçları çok kırık ve fazla uzun olduğu için 15 cm kadar anneme kestirdim:) Yani o sarılık kısmı neredeyse tamamen gitmiş oldu, yeni boya için hazırdı:) İkinci fotoğrafta ki kestirme ve boyama işleminden sonra ki hali. Kitapçığında en fazla 35 dakika bekletiniz fazlası saçınızı yakar gibi bir uyarı olduğu için korktuğumdan 25 dakika beklettim aslında biraz daha dursaymışım tam istediğim açıklıkta olacakmış ama bu halinden de çok memnunum.

Önde ki saçlarıma bol bol sürdüğüm için daha sarı olmuş demek ki eli korkak alıştırmadan  boyayı bol bol kullanmalıyız. Zaten saçınız uzunsa bile bol bol yetecek kadar boya çıkıyor. Saçımı yakarım korkumdan bol bol süremedim ve baya kaldı boya. Ve en önemli şey, fotoğrafta gördüğünüz gibi saçınızı acayip bir şekilde yıpratıyor. Yani yaa çok sağlıklı, güçlü kalın telli saçınız varsa yapın ya da benim gibi ilerde saçınızı kısa kestirmeyi düşünüyorsanız artık uçları gözden çıkarmışsanız yapın:D

Sadece uçlara düz çizgi halinde değilde uçları boyadıktan sonra yavaş yavaş ve tarağına az miktarda boya alarak orta kısımları da boyarsanız güzel bir geçiş olacaktır.

Sarı tonları ombre için renk seçenekleri aşağı da ki gibi, kendinize uygun rengi seçmeniz çok önemli yoksa sarı yerine turuncumsu bir renk elde edebilirsiniz.

Son olarak, fiyat olarak 22 tl ile Watsons ve Gratis magazalarında bulabilirsiniz. Hatta yeni çıktığı için indirimli satışta denemek isterseniz, bu sıralar tam sırası:))

Watsons ve Gratis İndirimleri ve Sonuçları:)

Takip ettiğim bloglarda alışveriş yazılarını merakla okudum acaba neler almışlar, hangi güzellikleri yakalamışlar diye:) İndirim konusuna girmişken ben indirime indirim demem indirim %50'nin aşağısında olunca:P Tabi indirim var diye de lüzumsuz şeyler almadım, hepsi daha önceden aklımda olan ve indirime girince alırım diye ertelediğim şeylerdi. 

Watsons

Takip ettiğim kadarıyla genel sorun ürünlerin mağaza da kalmamasıydı ben de bunu yaşadım ama Watsons'da değildi, gittiğimde cilt bakım bölümü rafları yeni doldurulmuştu ve hatta başka alanlara da cilt bakım ürünü koymuşlardı. Bu bakımdan biraz şanslıydım, bu ürün sorunsalı mağazadan mağaza değişiyor galiba. Benim gittiğim İzmir'in büyük AVM'lerinden birinde olan mağazasıydı. 

Neler aldığıma gelirsek neredeyse bütün bloggerın deneyip olumlu yorumlar yaptıkları Garnier Makyaj Temizleme Suyu, 11.90 tl olduğu zaman almaya niyetlenip indirim zamanını beklemiştim. 8.90 tl ye aldım. Loreal Skin Perfection'u da yine ürün tanıtım kampanyalarından takip ediyorum ve denemeyi istiyordum. Bu pembeliklerin tanesi de yaklaşık 15 tl'ye geliyordu. Tonik 9 tl gibi bir şeydi yanlış hatırlamıyorsam. Düzenli ve en az 3 haftalık kullanımdan sonra sonuçlarını görmeyi umuyorum bu pembeliklerin bakalım sonucu sizlerle paylaşacağım:))

Gratis

Gratiste magaza boşluğu sorununu yaşayanlardanım ben de semtimde ki Gratisde zaten daha ilk günden raflar bomboş olmuştu, dedim gelir heralde ama 4 gün boyunca ne gelen var ne giden:P Bir de yol üstünde olunca geçerken bakıyordum vitrinden raflar dolmuş mu diye. Alacağımdan değil artık ihtiyaçlarımı almıştım ama sırf meraktan cidden böle boş mu bırakılacak rafları, yok yaa olur mu yarın koyarlar dedim ama son güne kadar boştu, çok ilginç. Dediğim gibi o şubesiyle alakalı olabilir çünkü bloglardan takip ettiğim kadarıyla bazı arkadaşlar hiç sorun yaşamamışlar. Bir yönden de benim açımdan iyi oldu yol üstü olunca gidip gelirken bişiler alabilirdim, ihtiyaç olmayan şeyler almamış oldum. Loreal Ombre Kit hariç diğerleri sadece Gratise özel ürünlerden ve %50 indirimle almış oldum. Boyayı da Türkiye'ye geldiğini öğrendiğim anda listeye yazdım, Gratis'de 14.50 tl'di, oldukça uygundu. Orjinal fiyatı 22 tl, nasıl uygulandığını ve sonuçlarını çok ama çok yakında yazacağımcam çünkü alır almaz dayanamayıp boyadım ahahah

 Biraz çok oldu önümüzde ki ay alışveriş yapmayacağım dedim ama Watsons önümüzdeki aya kadar kullanılmak üzere indirim çeki verdi. Bu mağazalar çok ama çok akıllı azizim, bize bile bile tongaya getiriyorlar yazık değil mi bize:( Son olarak size tavsiyem, özel gün indirimlerini artık her sene yapacaklarını biliyoruz. Bu yüzden indirimden 2 ay önce hiç bir şey almayıp, almak istediklerimizi liste yapmak. Daha kontrollü alışveriş yapmış oluyoruz, çok bile alsak daha önce ki aylarda hiç bir ürün almadığımız için dengelemiş olacağız. Bundan sonra ürün diyetine daha erken başlayacağım ki bu kadar yüklenmeyeyim bu aya, bir daha ki indirime bana da ders olsun:) Bir alışveriş yazısı daha ne kadar uzatılabilir dediğinizi duyar gibiyim:P 

Casuelle Palet Mini Boy

Gratisde görünce aklıma geldi, benim böyle bir paletim vardı acaba nerede diye:) Çekmecemin derinliklerindeymiş çektim çıkardım, kurtardım kendisini:P Yine bir indirim zamanı, bir gün kullanırım ben bunu yaa diye almıştım:) Farla pek aram yoktur hatta günlük makyajda hiç kullanmam diyebilirim. Ancak gece makyajında lazım oluyor o yüzden her renkten minicik de olsa bulundurmak gerek. Böyle durumlarda bu minik far paletleri kurtarıcı oluyor. Gördüğünüz gibi ürün avucunuza sığıyor, çanta için veya kısa seyahatlerde oldukça pratik. 

İçeriği oldukça zengin, 16 far, 2 allık, 8 ruj, 3 mini fırça bulunmakta. Paletler de olan fondöten ve pudraları hiç sevmem o yüzden, ne kadar kaliteli olursa olsun fark etmez cilt renginize asla uymayanları koymayı başarıyorlar:P O yüzden far, ruj paletleri en ideali:) Tek tek ürünlerin kalitelerine gelecek olursa, çok kaliteli değil ama çok kötü de değil. Rujlar biraz yağlı koyu olanlarda renk vermesi için 2-3 kere sürmeniz gerek. Fotoğrafta gördüğünüz gibi koyu rujları kullandım. Ruj fırçası kullanışsız onu direk görmezden gelip (zaten minicik) kendi ruj fırçanızla kullanabilirsiniz. Yağlı olduğu için rujlar parlak görünüyor, bu bakımdan parlatıcı ya da lipbalm olarak kullanımı daha uygundur.

Flaşlı ve flaşsız çekimde renkler daha iyi anlaşılabilir. En sonda ki pembe allık, allıkların renk vermesi fena değil ama farların renk vermesi biraz zor. Bir kaç kat geçmeniz gerek. Tabi ben direk cildime uyguladığım için zorlandım ama far bazıyla kullanımı farklı olacaktır. Sabit makyaja kalıcılık açısından uygun değil ama bir seyahate gittiğinde çantaya atmaya ya da ofis çekmecesi için oldukça kullanışlı bir olacaktır. 

Hazır Gratiste indirim varken kaçırmayın derim. Ben de 6-7 ay önce bir indirimden 27 tl veya 17 tl ye almıştım, net hatırlamıyorum inmiş hali 17 tl olabilir:) 

Saç Bakım Rutinim / Yağlanmaya Meyilli Karma Saçlar

Bir Dilim Limon'a konuk olduğum Saç Bakım Rutinim yazımı sizlerle de paylaşmak istedim:) 

 Sizlere saç bakım rutinimden bahsedeceğim, saç konusunda dertliyim biraz. Saç tipim dipleri yağlı ama uçları çok kuru ve çabuk kırılan türden. Bunun için saçıma tam uyacak ürünü aramak için sık sık ürün değiştiririm, bu konuda biraz maymun iştahlı olabilirim:) Bir de saçlarımı düzleştirdiğim ve sık boyadığım için yıpranmış saçlar tanımı tam bana uygundur. Boy olarak belimi geçiyor şuan ama kestirmeyi düşünüyorum ne kadar uzun o kadar bakımsız görünüyor sanki:) Hani şu haber spikeri uzunluğu dedikleri omuzların biraz aşağısında olan saçlar daha sağlıklı görünüyor hem bakımı da kolay:P

İlk olarak yıkama kısmından bahsedersek, şu sıralar John Frieda'nın İşlem Görmüş Saçlar için olan kırmızı serisini kullanıyorum. Bu seriden şimdilik memnunum, saç kremini kullanmıyorum bunun yerine her yıkamada saç maskesini uyguluyorum, artık saçlarım nasıl işlem görmüş nası perişan olmuşsa saç kremi yeterli gelmiyor en iyisi maskeler:) John Frieda kullanmaya başladığımdan beri saçlarım daha uzun süre yumuşak kalıyor ve çabuk yağlanmıyor, bu konuda istediklerimi karşıladı. Onarıcı etkiyi görmem için daha uzun süre kullanmam gerekiyor, bakalım bitince vaat ettiği onarıcılığı sağlayacak mı merakla bekliyorum:) Bir ara saçlarım çok dökülüyordu bunun için Bioblas Saç Dökülmelerine Karşı olan bir şampuan kullandım. İşe yarayan bir üründü, yaklaşık bir ay kullandım. Şuan dökülme sorunum yok ama arada bir şampuandan sonra bir de bunla yıkıyorum önlem olarak. Loreal Elseve Komple Onarıcı Maske'yi John Frieda'dan önce kullanıyordum memnunum bundan da saçları güzel nemlendiriyor ve yumuşacık yapıyor. Diğer maskeyle dönüşümlü kullanıyorum.

**Küçük bir faydalı bilgi vermem gerekirse saçlarınızı yıkadıktan sonra banyodan çıkmadan önce soğuk suyu çok diplerine değdirmeden saçlarınızı öne alarak soğuk suyla yıkarsanız bir kaç dakika daha parlak olduğunu göreceksiniz. Hatta bu soğuk su olayı bacaklarınızın daha sıkı olması için kullanabilirsiniz. Duş başlığını masaj yapar gibi banyodan çıkmadan dayanabildiğiniz soğuklukta bacaklarınıza tutunuz, bunu alışkanlık haline getirirseniz farkı hissedeceksiniz:) Bu da saç dışı bilgi oldu ama hazır soğuk sudan bahsetmişken yazayım dedim:)

Sıra geldi yıkama sonrası ürünlerine, bu kategori biraz kalabalık:) Önce sık kullandığımdan bahsedeyim Banyodan sonra saçlarım ıslakken :Down Under Saç Bakım Serumunu saç uçlarıma daha çok uygulamak üzere iyice yediririm. Sonra 5-6 kere Elseve Sıvı Saç Bakım Kremini saçlarıma sıkarım ve havluya sarıp 10 dakika kadar beklerim, daha sonra saçlarımı tararım. Bu serum karışımlarını yabancı bloggerlardan görmüştüm, evde ne kadar saç bakım ürünü varsa bir kapta karıştırıp saçlarına uyguluyorlardı. Bence çok fazla karıştırmak içindeki maddelerinde uyuşmamasına neden olabilir bu yüzden şimdilik 2 tane yetiyor:) Avon Naturals Saç Yenileyici Sprey i de kokusunu sevdiğim kullanıyorum açıkcası pek faydası yok sadece saçlarınızın güzel kokmasını sağlıyor. Bu yüzden banyodan sonra 2. günde falan sıkıyorum. John Frieda Frizz Ease 3 Güne Kadar Fön Sabitleyici Sprey i de saçlarımı düzleştireceğim zaman kullanıyorum, işe yarayan bir ürün, blogta bir inceleme yazısı yazmıştım daha ayrıntılı bilgi isterseniz buraya bakabilirsiniz. 

**Yine küçük ipuçlarına değinmek istiyorum: Saçlarınız için kullandığınız havluyu kesinlikle yüzünüze kullanmayınız. Saçlarınızın yağ yoğunluğu yüzünüzden kat ve kat fazla olduğu için yüzünüzü yağlandıracaktır. 

**Kurutma makinesini çok zorda kalmadığınız zamanlar haricinde kullanmayınız. Saçınızda ki doğal nem dengesini bozduğu için çabuk kırılmasına neden oluyorlar:( Ve tabi o çok sevdiğimiz düzleştiricilerimizi, maşalarımızı da az kullanmalıyız ühüü ühüüü

Avon Clearskin Sıkılaştırıcı Tonik

Bundan önce Niveanınkini falan kullanmıştım, çok hafif şeyler tercih ediyordum( ferahlatıcı, aydınlatıcı özelliği olanlardan falan). Düzenli cilt bakımına geçince gözeneklerim de iyice gözüme batmaya başladı. O yüzden sıkılaştırıcı ürünlere yöneldim.

Avon'un bu toniği özellikle sivilce problemi olan ciltler için üretilmiş. Bunun için Salisilik Asit oranı hayli yüksek. İlk kullandığım da şok oldum resmen kokusu kolonya kadar keskin ve cildinizi hafif yakıyordu. Tabi bu yakma ilk sürdüğünüz de sonra hemencik geçiyor:) Daha önce Glikolik Asit ve Laktik Asitli ürünler kullandım ama içeriğinde ki asiti bu kadar hissetmemiştim:) 

Cildimi temizledikten sonra pamuğa toniği birazcık döküp siliyorum, çok hafif bir yanma oluyor ama etkisi geçiyor hemen üzerine kreminizi uygulayabilirsiniz, ciltte herhangi bir kalıntı bırakmıyor. Açıkcası memnunum şimdilik aşırı kurutma yapmadı, sildikten sonra cilt daha parlak görünüyor. Sıkılaşma için çok uzun süreli bir kullanma gerekli tabiki bir ayda falan anlayamıyoruz onu ama sıkılaşma konusunda krem, losyon gibi şeylerden çok beklentim olmadığı için bu haliyle benim beklentilerimi karşıladı diyebilirim:) 100 ml'lik bir şişesi var 2 ay gibi bir süre kullanabilirsiniz belki daha kısa sürebilir pamuğa döktüğünüz miktara bağlı:) Fiyatı her Avon katalogunda değişmekte ama indirim zamanı alınacak bir ürün, tavsiye eder ve yazıyı burada sonlandırırım:))

Not: Fotoğraftaki ojem, Essence Color&Go Modern Romance'dir:)

Salicade Duş Jeli: Parlaklık Arayanlara^^

Deneme boy bir üründü ama 50 ml olduğu için ve haftada 1-2 kere kullanıldığı için, uzun süredir kullandığım halde bitmedi. Ben de yorumlayabilecek kadar uzun kullanınca blogda bahsetmeye karar verdim:) 

Sadece dermokozmetik bir ürün o yüzden ya online sitelerden ya da eczanelerde bulabiliriz. Hatta kullanmaya başlamadan internetten araştırdım ve baya doktorların ilaç olarak yazdıklarını gördüm. Öncelikle neler vaat ettiklerine bakalım, sonra benim fikirlerime:)

Salicade Duş Jeli içeriğinde bulunan ardıç katranı, salisilik asit, allontoin, ihtamol gibi özler sayesinde, cildinizin yağ dengesini düzenlemeye, ölü derilerden kurtulmanızı sağlamaya cildi yenilemeye, nemlendirmeye yardımcı olur. 

Salicade duş jeli sayesinde ölü hücrelerden arınmış olan cildinizde bronzluğunuz daha pürüzsüz ve parlak olacaktır.

Tedavi edici özellikleri olduğu için deri hastalıkları olanlara ilaçlara ek olarak doktor tarafından tavsiye ediliyormuş. Bu bakımdan egzama gibi cilt problemleri olanlara özellikle tavsiye edeceğim bir ürün. Rengi ve kokusu tentürdiyot gibi birazcık boyuyor duş süngerini ama sonra köpürünce geçiyor. Çok keskin bir kokusu var ve koku hemen geçmiyor. Bu yüzden kullandığımda tekrar kendi duş jelimle yıkanıp o kokuyu kaybettiriyorum:) Yıkadıktan sonra belirgin derece de daha parlak görünüyor ve yumuşak oluyor cildim bu bakımdan işe yarıyor gibi görünüyor. Hafta 2-3 kez kullanılmasını öneriyor ama benim cilt sorunum olmadığı için haftada bir kere kullanıyorum. Sorunlu ciltlere kesinlikle öneririm bir de bronzlaşma sonrası parlaklık için yazın kullanılacak duş jelleri kapsamına girebilir:) Orijinal boyu 300 ml, fiyatı 16-20 tl arasında indirimlerle değişiyor.

İşkence Misali Güzelleşme Aletleri

ListeList'te bu konuyu görünce "neler çekmişler yaa" diye düşünmeden edemiyor insan. Gerçi biz kadınlar hala güzelleşmek için çeşitli işkencelere (lazer epilasyon, ağda vb) maruz kalıyoruz ama "güzellik acı çekmektir:P" veya "her şeyin bir bedeli vardır" diyip kendi kendimizi teselli ediyoruz. Belki bundan bir 50 yıl sonra bizim yöntemlerimize "ayy çılgın mı bunlar ne acı çekmişler diye bakacaklar." tıpkı birazdan aşağıda göreceğimiz fotoğraflara bizim gösterdiğimiz tepkiler gibi:)

Saçlarınızın kıvırcık olması için neleri göze alırdınız?

Ya da gideyim de şöle bir fön çektireyim demek için?

Kağıt maskeleri kullanmak zor mu geliyor ya da peel of maskeler canınızı mı yakıyor? 

1920'ler de kadın olmak çok zormuş hele bakımlı bir kadın, bunlar ve daha nice garip aletler için sizi buraya alalım.

Günümüzde kullanılan (gerçi hala kullanan var mıdır emin değilim) tüy alma aleti de bana göre bir nevi işkence aleti nasıl dayanıyorsunuz bunu yapmaya, görünce bile içim ürperiyor:)) Gerçi ben kirpik kıvırma aletini bile kullanamıyorum korkuyorum:) O yüzden siz bana bakmayın:P

Kaynak: ListeList